Bu kanun, halk arasında Ekmek Karnesi olarak bilinen uygulamanın temelidir. CHF'nın çıkarttığı ve hükûmete fiyatları saptamada, ürünlere el koymada, hatta zorunlu çalışma yükümlülüğü getirmede sınırsız yetkiler veren yasadır.
10 Eylül 1960 tarihli ve 79 sayılı kanunla, Milli Koruma Kanunu'na karşı işlenen suçlar affedildi. Sermaye ve fon hesapları tasfiye edilerek, kanun yürürlükten kaldırıldı.
Milli Koruma Kanunu, ülkeyi olası bir savaşa karşı yeterli kılmış gibi görünse de, sonuçları halk için tam bir felaket oldu. Mesele sadece ekonomik sıkıntı olmanın ötesinde, devlete ve CHP'ye olan güvesizlik ve bozulan toplumsal huzurdu.
Kanunun etkileri, özetle;
• 1) Halkın elinden, aç bırakılmak pahasına gıda maddeler toplanmış, bu gıda maddeleri toplama ve depolamadaki beceriksizlik yüzünden yol kenarlarında ya da ambarlarda çürütülmüştü. Halkın bunu görmesi, hükumete öfkelenmesi ve her olumsuzluktan onu sorumlu tutmasına yol açtı.
• 2) Kanunu kötüye kullanan bazı memurlar ve partinin önde gelenleri, halktan kanun gücüyle aldıkları araçları, mülkleri, gıda maddelerini kendilerine ya da yakınlarına peşkeş çekmiş, stokçularla iş birliği yaparak halkın aleyhine maddi menfaat sağlamıştı. Bu durum, halkın güvenini kökünden sarstı.
• 3) Belki de insanları en çok bezdiren karaborsacılık oldu. Hükumet gıda ve tüketim mallarına el koyduğunda fiyatlar arttı ve karaborsa yaygınlaştı.
• 4) İki sene içinde enflasyon %500 arttı. Sonunda ekmek, şeker gibi temel gıda ürünleri karneyle verilmeye başlandı. Yine de karaborsa durdurulamadı ve hükumet karaborsayla mücadelede başarısız oldu.